알려드림

Akut Miyokard İnfarktüsü (AMI) Başlangıç Belirtileri, Testler, Ameliyat, Tedavi ve Sonrası

  • Yazım Dili: Korece
  • Baz Ülke: Tüm Ülkelercountry-flag
  • Diğer

Oluşturulma: 2024-04-26

Oluşturulma: 2024-04-26 13:23

Akut miyokard enfarktüsünün erken belirtileri, test kodları, ameliyat ve tedavi sonrası komplikasyonları hakkında bilgi vereceğim. Akut miyokard enfarktüsü, hiç kimsenin beklemediği bir anda aniden ortaya çıkabilir. Lütfen aşağıdaki akut miyokard enfarktüsü ile ilgili bilgilere göz atın ve en kısa sürede iyileşmenizi dilerim.

Akut Miyokard Enfarktüsü Nedir?

Akut miyokard enfarktüsü, kalp damarlarının tıkanması sonucu kalp kasına oksijen ve besin temininin geçici veya kalıcı olarak kesilmesi durumudur. Bu durum genellikle atardamar daralması nedeniyle meydana gelir ve daralmış atardamar veya damar içi pıhtı nedeniyle kalp kası hasar görür.
 
Akut miyokard enfarktüsü, yaygın olarak "kalp krizi" veya "kalp krizi nöbeti" olarak da adlandırılır ve göğüs ağrısı, nefes darlığı, baş ağrısı, baş dönmesi gibi belirtilere neden olur. Bu belirtiler ortaya çıktığında acil müdahale edilmeli ve tedavi doğru ve hızlı bir şekilde yapılmalıdır. Akut miyokard enfarktüsü kronik kalp hastalıklarına yol açabileceğinden erken teşhis ve uygun tedavi gereklidir.

Erken Belirtiler

Akut miyokard enfarktüsünün erken belirtileri arasında şunlar bulunabilir:

Göğüs Ağrısı

En yaygın belirtidir ve göğüs ortasında veya sol tarafında aniden başlayan şiddetli bir ağrıdır. Ağrı, ağırlık, baskı veya batma hissi olarak algılanabilir.

Nefes Darlığı

Göğüs ağrısı nedeniyle nefes almakta zorlanma görülebilir. Özellikle yaşlılar veya astım gibi solunum yolu hastalıkları olan kişilerde nefes darlığı daha şiddetli olabilir.

Anksiyete, Korku

Akut miyokard enfarktüsü nedeniyle oluşan göğüs ağrısı, kaygı, korku ve panik hislerine yol açabilir.

Bulantı, Kusma

Akut miyokard enfarktüsü nedeniyle oluşan şiddetli göğüs ağrısı, bulantı ve kusmaya neden olabilir.

Terleme

Akut miyokard enfarktüsü nedeniyle oluşan stres nedeniyle aşırı terleme görülebilir. Akut miyokard enfarktüsünden şüphelendirici belirtiler varsa, hemen acil servise başvurulmalı ve tedavi alınmalıdır.

Testler

Akut miyokard enfarktüsü (akut miyokard enfarktüsü) testi, şiddetli göğüs ağrısı veya endişe gibi belirtiler yaşayan hastalarda kalp sağlığını değerlendirmek için yapılan bir testtir.

Elektrokardiyogram (EKG)

Bu test, kalbin elektriksel aktivitesini ölçerek miyokard enfarktüsünün belirtilerini kontrol eder. Eğer EKG'de miyokard enfarktüsüne işaret eden bir anormallik tespit edilirse, kan testi, ekokardiyografi veya kalp anjiyografisi gibi ek testler yapılabilir.

Kan Testi

Milyokard enfarktüsü sırasında, kalp kası hasar görerek kana serbest oksijen (bozulmuş hemoglobin) gibi maddelerin salınımına neden olur. Bu nedenle, kanda serbest oksijen konsantrasyonunu ölçerek miyokard enfarktüsünü teşhis etmek mümkündür.

Ekokardiyografi

Ses dalgaları kullanarak kalbin yapısını ve fonksiyonunu ölçer. Bu test, miyokard enfarktüsünün kalp fonksiyonlarında yol açtığı anormallikleri tespit etmek için kullanılabilir.

Kalp Anjiyografisi

Radyoaktif madde kullanarak kalbe kan akışının nasıl gerçekleştiğini ölçer. Bu test, miyokard enfarktüsünün yerini ve boyutunu belirlemek için kullanılabilir.
 
Bu testler, akut miyokard enfarktüsünün teşhisi ve tedavisi için önemli bir rol oynar. Ancak, kalp sağlığını korumak için sağlıklı beslenme alışkanlıkları, egzersiz ve sigarayı bırakma gibi sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıklarını sürdürmek önemlidir.

Ameliyat ve Tedavi

Akut miyokard enfarktüsü, yaşamı tehdit eden bir durumdur ve acil tıbbi müdahale ve tedavi gerektirir. Genellikle akut miyokard enfarktüsünün tedavisi ilaç tedavisi ve cerrahi tedaviyi içerir.
 
İlaç tedavisi, genellikle trombolitikler, antitrombotikler ve vazodilatörler kullanılarak kan akışını sürdürmeyi, kalp kası hasarını en aza indirmeyi ve kalp fonksiyonunu iyileştirmeyi amaçlar.
 
Cerrahi tedavi, koroner arter bypass greft (CABG) veya daralmış atardamarlara stent yerleştirilmesini içeren perkütan koroner müdahale (PCI) gibi yöntemleri içerir. CABG, açık kalp ameliyatı olup, göğüs kemiği açılarak, kan akışı yoluyla başka bir damarın kalbin etrafına yönlendirilerek daralmış atardamarı atlatma yöntemidir. PCI ise daralmış atardamarlara stent yerleştirerek kan akışını sürdürme yöntemidir.
 
Cerrahi tedavi sonrası, ameliyat bölgesinde ağrı ve yan etkiler görülebilir. Bu nedenle, tedavi sonrası uygun bakım gereklidir. Ayrıca, akut miyokard enfarktüsü hastaları, kalp sağlığını korumak için sağlıklı beslenme alışkanlıkları, yaşam tarzı ve egzersiz gibi konuları içeren kalp rehabilitasyon programına katılmalıdır.

Komplikasyonlar

Akut miyokard enfarktüsü sonrası komplikasyonlar, miyokard enfarktüsünden sonra ortaya çıkan komplikasyonlardır ve kalp kasında hasar meydana geldikten sonra ortaya çıkan belirtilerdir. Bu belirtiler genellikle kalp kası dokusunun miyokard enfarktüsü nedeniyle hasar görmesi veya tahrip olması durumunda ortaya çıkar ve çoğunlukla göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı gibi belirtilerle ortaya çıkar.
 
Akut miyokard enfarktüsü sonrası komplikasyonların belirtileri çeşitlilik gösterebilir ve kalp kası hasarının şiddetine bağlı olarak değişir. Genellikle kalp kası hasarı ne kadar şiddetliyse, belirtiler de o kadar şiddetli olabilir.
 
Bu belirtiler genellikle miyokard enfarktüsü oluşumundan sonraki 1-2 hafta içinde ortaya çıkar ve 3 ay içinde çoğunlukla düzelir. Ancak, bazı hastalarda belirtiler devam edebilir.
 
Akut miyokard enfarktüsü sonrası komplikasyonların tedavisi genellikle miyokard enfarktüsünün ilk tedavisine benzer. Özellikle, trombolitikler veya vazodilatörler, antitrombosit ilaçlar gibi ilaç tedavileri uygulanabilir ve bunlara ek olarak kalp rehabilitasyon tedavisi, cerrahi tedavi gibi çeşitli tedavi yöntemleri uygulanabilir.
 
Akut miyokard enfarktüsü sonrası komplikasyonları önlemek için, miyokard enfarktüsü risk faktörlerini iyi yönetmek ve sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek önemlidir. Bunun için sigarayı bırakmak, uygun beslenme ve egzersiz alışkanlıklarını sürdürmek ve hipertansiyon, diyabet, hiperlipidemi gibi altta yatan hastalıkları önlemek ve tedavi etmek gerekir.


Yorumlar0